“Şaşarım şu kimselere ki; zanla konuşurlar ve onunla amel ederler!”

♫ Radyo Deva Rap ♫

Yaşama Dair

Gökay Aygün

Gökay Aygün

Emekli müzeci bir babanın ve ev hanımı bir annenin oğlu olarak 1966 yılının yöresel söylemiyle Kiraz ayında İstanbul’da doğan Gökay Aygün; Piripaşa İlkokulu, İstiklal (Tülin Manço) İlkokulu, Okmeydanı (Tülin Manço) Ortaokulu ve Beyoğlu Atatürk Erkek (İstanbul Atatürk Anadolu) Lisesi’ni bitirdi. Soy itibariyle Giresun Keşap Küçükgeriş Köyü Dikkaşoğulları sülalesine mensup olan Gökay Aygün, Marmara Üniversitesi Basın […]

Sayfaya Git

İnsan Olmak

İnsan Olmak

İnsan; tarih boyunca hakkında yargılamalar ve tanımlamalar yapılan, tüm felsefi akımlar, ideolojiler ve hatta sanat anlayışları tarafından bir kalıba sokulmaya çalışılan, tanım yapabilme eyleminin öznesi olan bir varlıktır. İnsan hakkında yapılan her tanım çabası, onu nesnelliğin kollarına iter ki insan, yalnızca nesnellik ile açıklanamayacak bir varlıktır. Başkalarının benim hakkımda yaptığı tanımdan daha önemli bir şey […]

Sayfaya Git

Aile Büyüklerim

☆ ☆ ☆ ☆ ☆

Mehmet Aygün

( Dedem )

☆ ☆ ☆ ☆ ☆

Emine Aygün

( Babaannem )

☆ ☆ ☆ ☆ ☆

Tevfik Ataç

( Dedem )

☆ ☆ ☆ ☆ ☆

Hatice Ataç

( Anneannem )

☆ ☆ ☆ ☆ ☆

Mustafa Aygün

( Babam )

☆ ☆ ☆ ☆ ☆

Döndü Aygün

( Annem )

☆ ☆ ☆ ☆ ☆

Ahmet Alan

( Kayınpederim )

☆ ☆ ☆ ☆ ☆

Ayşe Alan

( Kayınvalidem )

Köyüm Küçükgeriş

İlk yerleşim

Osmanlı İmparatorluğu’nda hüküm süren kıtlık ve yokluk nedeniyle yeni geçim kaynakları bulmak ve çalışma alanları aramak için Bayburt’tan yola çıkan Tıylakoğulları ve İğnecioğulları aileleri, 1700’lü yıllarda Küçükgeriş’in ilk olarak Kurttaşı yani Harmancık mevkiine yerleşiyor. Oğuzların Çepni boyuna mensup diğer sülalelerin de zamanla köye yerleşmeleriyle birlikte Küçükgeriş’in sınırları genişlemeye başlıyor.

1930’da köy olduk

Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarında Feruz (Alataş) Köyü’ne bağlı bir mahalle olan Küçükgeriş, zamanında ormanı bol ve tarıma elverişli uygun arazileriyle biliniyor. Artan nüfusu ve Feruz’un merkezine olan uzaklığından dolayı 1930 yılında köy statüsü verilen Küçükgeriş, bugünkü coğrafi sınırlarına ve idari yapısına kavuşuyor. Köyümüzün ilk muhtarı Kamil Akgün, son muhtarı ise Şükrü Yayla’dır.

Sülalelerimiz

Köyümüzdeki sülaleler: Ayvazoğulları, Cebecioğulları, Cinalioğulları, Civiloğulları, Çömezoğulları, Çukurluoğulları, Delibekiroğulları, Dikkaşoğulları, Durmuşoğulları, Gıbıloğulları, Haliloğulları (Hallo), Hasbaloğulları, İğnecioğulları, Karayusufoğulları, Kelleoğulları, Mastıoğulları, Tıylakoğulları, Tokalakoğulları, Sarıçobanoğulları, Velioğulları, Yusufoğulları, Yusufoğulları (Yetimosmanoğulları)’dır.

Konumu

Küçükgeriş, Keşap İlçesi’nin orta bölgesinde Keşap Deresi’nin batı yakasında kurulmuştur. Kesin ilk yerleşim tarihi ile adının kaynağı belli değildir. Alataş, Karadere, Demirci, Yivdincik, Bayrambey, Unaca ve Yenicehisar köyleri ile Karabulduk Köyü’nün Karşıyaka mahallesi arasındadır. Yüzölçümü oldukça geniş, doğal yapısı engebeli ve ortalama yüksekliği 400 metredir. 5 yerleşim ünitesinden oluşan Küçükgeriş’in hane sayısı 169’dur.

Nüfusu

Keşap’ın büyük köylerinden biri olan Küçükgeriş, nüfusu ile 3’üncü sırada yer almaktadır. Artan nüfus ve geçim nedeniyle hızla göç veren köyümüz insanları başta İstanbul, Kocaeli, Bursa, İzmir, Ankara ile diğer şehirlerde ve yurtdışında yaşamaktadır. 2022 Yılı Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi sonuçlarına göre 252 kadın, 233 erkek olmak üzere Küçükgeriş’te yaşayan mevcut nüfus toplam 485’tir. Köylülerimiz artık temiz dağ havası ve dinlenmek için yaylaya çıkmaktadır.

Geçim kaynağı

Yolu, içme suyu ve elektriği mevcut olan Küçükgeriş Köyü’müzün Keşap ilçe merkezine uzaklığı 10 kilometre, Giresun merkezine ise 22 kilometredir. Ulaşımını Keşap – Karabulduk yolu üzerinden sağlar. Girişinde tarihî bir kemer köprü bulunmaktadır. 3 camisi, ilkokulu ve ortaokulu vardır. Öğrenci azlığı nedeniyle ilkokulu ve ortaokulu kapalı olan köyümüz çocukları taşımalı eğitimden faydalanmaktadır. Fındık tarımı ve hayvancılık başlıca geçim kaynaklarıdır.

Geçmiş Sürev Olur ki

Söylev

“Şaşarım şu kimselere ki; zanla konuşurlar ve onunla amel ederler!”